Tarama deneyiminizi geliştirmek, kişiselleştirilmiş reklamlar veya içerik sunmak ve trafiğimizi analiz etmek için çerezleri kullanıyoruz. "Kabul Et"e tıklayarak, çerez kullanımımıza izin vermiş olursunuz. Çerez Politikamız
Kabut Et
YabendeYabendeYabende
  • Anasayfa
  • Hakkımızda
  • Yazarlar
  • Köşe Yazıları
    • Tasavvuf
    • Felsefe
    • Tarih
    • Kültür / Sanat
    • Diğer
  • İletişim
Okunuyor: RUMELİ İNSANININ ANAVATAN ÖZLEMİ
Giriş Yap
Bildirimler Daha Fazlası
Font ResizerAa
YabendeYabende
Font ResizerAa
Arama
  • Anasayfa
  • Hakkımızda
  • Yazarlar
  • Tasavvuf
  • Felsefe
  • Tarih
  • Kültür / Sanat
  • Diğer
  • İletişim
Giriş Yap
Bizi Takip Edin
© 2024 Yabende
Yabende > Eyüp Salih > RUMELİ İNSANININ ANAVATAN ÖZLEMİ
Eyüp Salih

RUMELİ İNSANININ ANAVATAN ÖZLEMİ

Eyüp Salih
Tarih: 10/01/2018
Eyüp Salih 626 kez okundu

AH RUMELİ AH RUMELİ. Bu AH, bitmiyor Rumeli insanı için. Acıları, üzüntüleri, özlemleri dile getirmek için binbir AH bile yetersiz kalır. Hiç unutulmaz yaşananlar yüzyıllar geçse bile. Kaybedilen yalınız toprak değil, kaybedilen yurttur, vatandır. Rumeli’deki anavatan kayboldu.

Karar verilmişti, Rumeli topraklarından Osmanlı gitmeliydi. Kurulan medeniyetin eserleri de yok edilmeliydi. Hortlayan milliyetçilik, isyanlar, başkaldırmalar birbirini takip etti, ardından da Balkan savaşları. Yapılan zulümler, baskılar, katliamlar, harabeye dönüşen ibadethaneler, doğup büyüdüğü yerler bırakılarak göçe yol açtı. Ayrılıkların acısını yüreğinde gizleyerek, özlem içinde yanarak, içinin derinliklerindeki hicranla, bazen da arkaya bakarak bırakılanlar için feryat ederek canları kurtarmak pahasına yollara döküldü Rumeli  insanı.

Kaybolan 600 yıllık vatan toprağı yüreklerde yara açtı. Üsküp gibi bir şehrin kayboluşu Yahya Kemal için bir yürek yarasıydı. Bu yarayı şiirinde dile getirererk şöyle ifade etti:

“Kalbimde bir hayali kalıp kaybolan şehir!

Ayrılmanın bıraktığı hicran derindedir!

Çok sürse ayrılık,aradan geçse çok sene

Biz sende olmasak bile, sen bizdesin gene”

Rumeli-i şahane topraklarında doğup yetişen ve yaşadıkları sıkıntılar sebebiyle hicret edenler acılı hatıraları da yüreklerinde götürdüler yurtlarını terk ederek. Unutmadılar Rumeli’yi. Aradan seneler geçse bile Rumeli’deki geçen günleri anlata anlata teselli bulmaya çalıştılar. Geceler onlar için çok uzun oldu. Acılarına merhem bulmak için çare aradılar. Yeni bir yerde hayata tutunmak, gece gündüz çalışmak, özlemi gidermek kolay mı oldu ???

“Dönüşü olmayan mazi,

Sen onları,

Ebediyete giderken koynunda,

Bir ana yavrusunu taşır gibi taşı,

Bize kaldıysa ardından senin

Kaldı:

Hasretli bakışla kanlı gözyaşı.

Vatanından ayrılışın acısını, özlemini hikayelerle, türkülerle, şiirlerle dile getirdi Rumeli insanı yıllar boyunca. AH Rumeli, AH Vatanım diyerek döktü göz yaşını gizlice. Gizlediler bunu evlatlarından, duymasınlar diye, onlar da üzülmesin diye. Parçalanan ailelerin, bırakılan anne, baba, evlatların, gözü yaşı akraba ve uzun yıllar acıyı ve sevinci birlikte paylaştıkları farklı din ve milletten olan komşuların hatıralarıyla yaşadı  Rumeli muhacirleri. Bir de yıllar yılı yaşadılar “muhacir”,”göçmen” sözüyle. Muhacir ve göçmen  muamelesi ağır geldi yaralı gönüllerine.  Her şeye rağmen Rumeli özlemi hiç unutulmadı, kalpler Rumeli’den kopmadı. Ama ne çare! Taş yerinden oynamıştı. Geri dönüş yoktu. Sabretmek ve mücadele etmekten başka bir şey kalmamıştı onlar için.

Göç edenler topraklarını kaybetmediler, vatanlarını kaybettiler. Çünkü Rumeli bir vatandı, Rumeli bir Türk yurduydu. Bilmedikleri bir yere, tanımadıkları bir ortama gittiler. Hayatta kalabilenler de mekân tuttukları yerlerde Rumeli’nin hasretiyle yandı, kavruldu.

Pekki, ya Rumeli’de kalanlar. Onlar için de hiç kolay olmadı. Acı dolu günler yaşandı. Azınlık olmanın acısı, sıkıntısı her zaman hissedildi. Medeniyetinize ait eserlerin yıkımını görmek, baskıları hissetmek. Geride kalan ecdadınıza ait eserleri korumak, dininizi, dilinizi muhafaza etmek için gayret göstermek, varlığınızı sürdürmek için mücadele etmek, Rumeliye sahip çıkmak…

Müthiş Rumeli Muhaceretine, Büyük bozguna sebep olan 93 Harbi, Millî felâketimizin bir başlangıcı olmuştur. Yaşanan bu ilk büyük göç, bundan sonra yaşanacak büyük göçlerin habercisi gibiydi. 1877/78 Osmanlı-Rus Harbinden bu yana Rumeli Türkü’nun gözyaşı dinmek bilmiyor; ayrılıkların, göçlerin bir türlü sonu gelmiyor… Milletimiz: “Anadolu’nun salgını, İstanbul’un yangını, Rumeli’nin bozgunu” diyerek tarihimizin bu acı sayfalarını, bir deyim hâline getirmiştir.
Edebiyatımıza yansımış Rumeli’nin bitmeyen sancıları vardır, acı gözyaşları vardır. Bu acıyı şöyle ifade edilmektedir:

Rumeli’nin dağı taşı ağlıyor! Kan içinde her subaşı ağlıyor!

Parçalanmış gövdelerin yanında Can çekişen arkadaşı ağlıyor!

Ayrılık ateşi yürekleri yakmış, canı kurtarma pazarına dönüşmüş. Başının derdine düşmüş Rumeli insanı.

Türk kovuldu, Rumeli’den… bu mu yavrum kederin?

Rumeli’den Türk kovuldu! Dedim! Ruhun eridi,

Damla, damla zehir oldu, gözlerine toplandı

Parça parça ateş sanki yüreğine bağlandı:

Sen ağlama… ağlayayım, haykırayım ben şimdi!

Rumeli topraklarının harap edilmesi ve burada yaşayan Müslüman Türklerin katledilmesi karşısında hissedilen öfke ve sarsıntı savaş esnasında ve savaştan kısa süre sonra yazılan şiirlerde dile getirilmiştir. Rumeli topraklarının Türkiye sınırları dışında kalmasını kabullenmek oldukça zor olur, kaybın yarattığı sarsıntı ve bu topraklara duyulan özlem, özellikle Rumeli kökenli şairler tarafından aradan uzun yıllar geçmesine rağmen şiirlerde işlenmiştir. Türk şiirinde Rumeli’nin kaybı çoğunlukla kaybın nedenleri, kaybın halk üzerinde yarattığı sarsıntı ve kaybediş sonrasında bu coğrafyaya duyulan özlem etrafında işlenmiştir.

Rumeliye karşı duyulan özlemi, Rumeli’nin kayboluşundaki acıyı,üzüntüyü yüreğinde hisseden Rumeli insanı, Manastır doğumlu, asker, devlet adamı, şair Korgeneral Abdüllatif Naci Eldeniz (1875 – 1948 ) şöyle dile getirmiş:

Rumeli manzumesi

Rumeli ! Sen vatanımdın niye benden gittin ?

Toprağından beni hep, tekmelerinle  ittin ?

Olmadım mı sana layık da beni terk ettin ?

Seni ben, kendi elimle kime verdim Rumelim?

Seni vermekle bu dünyada kırıldı emelim ?

Seni bir Türk ili yapmış tamam ecdadım.

Yatıyor sende babam,sende dedem evladım.

Sana aitti hayatım,sana istidadım.

Seni ben kendi elimle ağ yarına verdim Rumelim ?

Seni vermekle kırıldı,Milletin,elimizde emeli.

Toprağın nimet idi,taşların elmaspare

Suların rahmet idi benzer idin Gülzare

Gidişin açtı kimde ah, ne unulmaz yare,

Seni ben, kendi elimle kime verdim Rumelim?

Seni vermekle bu dünyada kırıldı emelim ?

Sağ isem de sana, hasretle uzaktan bakarak,

Geçiyor, ömrü garibim eleme müstağrak

Bana sinende yerin olmayacak mı yatacak ?

Seni ben kendi elimle ağ yarına verdim Rumelim ?

Seni vermekle kırıldı,Milletin,elimizde emeli.

Rumeli,affını yalvarmaya hiç yok yüzümüz;

Sen duraydın da gideydik,bütün askerler,biz

Belki kalmazdı o suretle vatanda aciz

Elimizle seni ağ yarına verdik Rumelim

Vatanın ah,kırıldı elimizde  emeli Rumelim.

Rumeli gittin ise nısfı vatan sağolsun

Anadol yurdu saadetle şerefle dolsun

Bütün evladı gariben orada yer bulsun.

Elimizle seni ağ yarına  verdik Rumeli

Milletin ah,kırıldı elimizde emeli.

Evet Rumeli’ler, Rumeli’yi kaybın yarattığı acı unutulmadı, ona duyulan özlem de  bitmedi. Buna rağmen her zaman gururla biz Rumeli’yiz deyin.

You Might Also Like

YOLCU NEREYE ?

İNSAN NEYE ÖZLEM DUYAR?

AZİM VE SEBATLA YÜRÜ

NEYİN PEŞİNDEYİZ ???

EY İNSAN, VAZGEÇ BU KİBİRDEN !

Sosyal Medyada Paylaş:
Facebook Twitter Whatsapp Whatsapp LinkedIn Copy Link Print
3 Comments
  • Avatar Nesrin Gençaydın dedi ki:
    Ocak 10, 2018, 2:09 pm

    Eyüp bey,
    Yazdığınız makaleyi baştan sona okurken 3. çünkü kuşak bir Rumelili olarak gözlerim yaşlı okudum. Her satırı büyüklerimizin bize anlattığı göç hikayesi ile aynı his ve duygudaydı. Hala oraları hiç görmemiş olmama rağmen içimde yanıp duran bir özlem var. Kaleminize sağlık. Birgün orada buluşmak üzere sevgiler.

    Yanıtla
  • Avatar Kemal Karaöz dedi ki:
    Ocak 10, 2018, 11:00 pm

    Göç edenlerin ve etmeyenlerin hislerine tercüman olmuşsunuz.

    Yanıtla
  • Avatar Fahredin dedi ki:
    Ocak 11, 2018, 10:31 pm

    İNŞALLAH başka göçler yaşanmaz

    Yanıtla

Fahredin için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Son Eklenenler

ARZ VE SEMÂ..
H Yayıntaş Haziran 14, 2025
LÂ İLÂHE/İLLÂLLAH
H Yayıntaş Mayıs 27, 2025
İLME ÂŞIK O’NUN DOSTU..
H Yayıntaş Mayıs 13, 2025
RAHMÂN’SIZ RAHÎM MÂNÂSI OLMAYACAKTIR.
H Yayıntaş Mayıs 12, 2025

Bizi Takip Edin

FacebookLike
TwitterFollow
InstagramFollow
YabendeYabende
Bizi Takip Edin
Telif Hakkı © 2024 Yabende. Tüm Hakları Saklıdır.
Hoşgeldiniz

Giriş yapmak için kullanıcı adınızı ve şifrenizi giriniz.

Şifrenizi mi unuttunuz?