Temizlenenler havada uçan bir yaprak gibidir. Ağırlıkları olmadığı için nereye istenirse oraya kolayca giderler. Onların giremeyecekleri mekân yoktur..
Fakat o temizlenemeyenler var ya!.
Onlar yeryüzü miktarınca ağırlık taşıdıklarını bilmezler de O’nun Elçisinin ayak bastığı topraklara basmak isterler. Onlar kalplerindeki kara delikle Mescid- i Haram’a yaklaşamazlar. Oraya ancak O’nun helâlinden kullar yaklaşabilirler. O ateşten olanlar, vücutlarını yakınına kadar taşısalar da bir türlü gerçek duayı edemezler. Onlara O’ bir ateş gönderir de içleri alev alev yanar, yine de bunu havadan zannederler; “bu nasıl bir sıcak”, derler ve kafaları orada kalır..
Düşüncelerinin önüne O’ bir set çeker de O’nun Elçisinin mekânına gelirler de ateşten konuşamazlar. O ateş onları yakar, ağırlığı olanlar Mescid-i Haram’dan men edilmişlerdir..
O’nun Elçisinin yanına belli bir mesafeden sonra ileriye gidemezler.
Çünkü O’nun vücutlarına musallat ettiği ateş akıllarını yakar..HŞY