Biliniz ki, O’, o kalbine hidayet gelenin başının üzerine bir nûr salar da onu gören göz bakıp da güzelliğini seyre dalar..
Etrafı aydınlatacak kadar parlayan nûr kalbe inince adı iman nûru olur..
Biliniz ki, sessizce ve sabırla bekle, Allah af edenlerin en büyüğüdür. O’nun af etmesi kulun af etmesine benzemez, O’, hükmünüzü isterse değiştirir de cehennemde yanarken birden cennete girersiniz..
Biliniz ki, Allah kalplerinize bakar ve orada samimi bir pişmanlık gördüğünde onu aydınlığına çağırır. Bu çağrıyı duyan o kalbine yumuşama gelen kişi, görmez ama onun aklına bir alev düşer. Aklın gücünü alacak o alev, kalp aşk çağrısını duyuncaya kadar yakar..
Biliniz ki, şaşırmayın ve doğru olun, iyilikler yapın ve sadaka verin. Kendinizde bırakmayın, başkalarına verin. Almak için vermeyin, verileni düşünmeyin, hemen unutun. Af dileyen durmadan vermeli, azalmalı ve hafiflemeli..
Biliniz ki, toprak seni çekmesin, sen toprağın üzerine çık, yüklerinden kurtul ve daima şimdide ol. İyilikleri yarına bırakma..
Biliniz ki, an şimdidir..HŞY

