Tarama deneyiminizi geliştirmek, kişiselleştirilmiş reklamlar veya içerik sunmak ve trafiğimizi analiz etmek için çerezleri kullanıyoruz. "Kabul Et"e tıklayarak, çerez kullanımımıza izin vermiş olursunuz. Çerez Politikamız
Kabut Et
YabendeYabendeYabende
  • Anasayfa
  • Hakkımızda
  • Yazarlar
  • Köşe Yazıları
    • Tasavvuf
    • Felsefe
    • Tarih
    • Kültür / Sanat
    • Diğer
  • İletişim
Okunuyor: YUNUS’UN GÜNCELLİĞİ
Giriş Yap
Bildirimler Daha Fazlası
Font ResizerAa
YabendeYabende
Font ResizerAa
Arama
  • Anasayfa
  • Hakkımızda
  • Yazarlar
  • Tasavvuf
  • Felsefe
  • Tarih
  • Kültür / Sanat
  • Diğer
  • İletişim
Giriş Yap
Bizi Takip Edin
© 2024 Yabende
Yabende > Prof. Dr. Levent Bayraktar > YUNUS’UN GÜNCELLİĞİ
Prof. Dr. Levent Bayraktar

YUNUS’UN GÜNCELLİĞİ

Prof. Dr. Levent Bayraktar
Tarih: 01/12/2017
Prof. Dr. Levent Bayraktar 363 kez okundu

13.yy’da yaşamış bir şahsiyetin bugün için güncelliğini konuşabilmek hangi şartlarda mümkündür? Yeryüzünden sayısız insan gelmiş ve geçmiş olmasına rağmen Yunus’u güncel olarak değerlendirmek nasıl mümkün olmaktadır? Yunus Emre’nin tefekkürünün güncelliği veya misyonunu tamamlayıp tamamlamadığı konularını irdelemek, onu ve eserini daha yakından ve doğru olarak kavramak için elzemdir.

İnsanlık tarihine baktığımızda özellikle hikemî denilebilecek eserlerin ölümsüz olduğu görülür. Zira bu eserler, insanı ve onun varoluş serüvenini anlatmaktadırlar. İnsanoğlunun en büyük meselesi; kendini, diğer bir insanı, toplumu, tabiatı ve bütün olup bitenleri kavramak ve anlamak olmuştur. Bu ise felsefî, dinî ve metafizik bir meseledir. Dolayısıyla insanın ne olduğu veya ne olması gerektiği, bilimsel olmaktan çok felsefî ve metafizik bir ele alışı ve temellendirmeyi zorunlu kılmaktadır.

Yunus Emre tarihin belirli bir diliminde ve coğrafyasında yaşamış olmasına rağmen bütün zamanlar ve bütün mekânlar için anlamlı ve değerli bir tefekkür ortaya koymuştur.

Yunus’un sanatının ve düşüncesinin güncelliği; dile getirmiş olduğu hikmetin sahihliğinden kaynaklanmaktadır. Bu hikmet manevî ve semavî kaynaklıdır. İlhamını Kur’an metafiziğinden ve ahlakından almaktadır. Böylece bu tefekkür, manevî ve ilahî bir boyut taşımaktadır.

Günümüzde insanoğlu giderek yalnızlaşmakta, kendi kabuğuna çekilmekte ve artan ilişki ağlarına ve imkânlarına rağmen tabiat, toplum ve diğer bir insan kardeşiyle nitelikli temaslar kuramamaktadır.

Tıbbın ve diğer bilimlerin ihtisaslaşma görünümü altında, atomize olmaları, bütünlük duygusunu ve algısını bozmuştur. Modern dünyada insanın durup düşünmeye ve birlik kurmaya neredeyse vakti ve takati kalmamıştır. Oysa Yunus, “gelin tanış olalım”, “gelin birlik olalım” ve “birliğe gel” ya da “ bir iken ayrılmayalım” diyerek insanoğlunun yalnızlaşması ve yabancılaşmasına mani olmak istemektedir.

Bir kültürün ve onun bilinci demek olan felsefenin, Yunus’un tefekküründen beslenmesi ve onunla sahih ve anlamlı bir irtibat kurması ne demektir? Bu soru hem kendi kültürümüz hem de dünya için bir umut penceresi aralamaktadır. Zira Yunus Emre’de fark edilmesi ve üzerine bilinç geliştirilmesi gereken temel hususlardan biri; insanoğlunun sonlu ve sınırlı bir varlık olmasıdır. Ayrıca diğer bir insanla, toplumla, tabiatla ve hatta mutlak varlıkla kurulması gereken ilişki hususunda da Yunus insanlığa yol göstermeye devam etmektedir.

Yunus Emre’nin güncelliği onun insan doğasını tanımadaki yetkinliği ile alakalıdır. O sanki bir psikolog gibi insanın ruhen yükselişini veya düşüşünü irdelemektedir. Ruhun yükselişi yüce değerlere bağlanmak ve onları yaşayarak temsil etmekle mümkün olmakta, fakat bunlardan uzaklaşarak diğer istikamette gidildiğinde ise hem kendisi hem de diğer insanlar için yıkıcı ve hiçleştirici bir süreç işlemektedir.

Yunus’un tefekkürünün ve insanlığa hitabının bir diğer merkezî teması; insanoğlunun bilinçlenmesi ve hiç vakit kaybetmeden tekâmül iştiyakı duymasıdır. Burada tekâmül manevî bir olgunluk, insanî ve ahlakî bir inşa sürecidir. İnsanoğlunun hayır ve şer arasında yapacağı tercih, bir irade ve şuur varlığı olduğunu fark etmesiyle başlar. İnsan, hareketleri, seçimleri ve fiillerinde özgür ise, bunları kendi iradesi ile gerçekleştiriyorsa ve bunun üzerine de bilinç geliştirebilmiş ise o zaman hayır veya şer istikametinde bir varoluş kurgulayabilir veya kurabilir. Dolayısıyla Yunus Emre’nin tefekkürüne daha yakından baktıkça onun insanı reşit kılmanın derdinde olduğu anlaşılmaktadır. Reşit olmak sadece beden yaşı ile tanımlanamaz. Asıl reşit olmak farkındalık ve sorumluluk ile temellendirilebilir. Bilinç ve farkındalık ise en çok bir seçim anında veya karar vermek durumunda ortaya çıkar. O yüzden Yunus insanoğluna sık sık sorular sorarak bu bilinç ve farkındalığı uyandırmaya çalışır. Mesela ölümden ibret alınması için “görmez misin sen bunları” diye sorar:

Toprağa düşmüş tenleri, Hakk’a ulaşmış canları

Görmez misin sen bunları, nevbet bize gelmiş yatar.

Soruya muhatap olmak, insanı hem özgür hem de sorumlu kılar. Zira soru insana yöneltilmektedir ve onu olumlu ya da olumsuz cevaplandırmak mümkündür. Kendisine hiçbir zaman “sen kimsin?”, “nereden gelip nereye gidiyorsun?”, “yaşamın anlamı nedir?”, “her şeyin bir başı ve başlangıcı olduğuna göre sonunda ne olacaktır?”, “insanın hayata geliş amacı nedir?” veya “yaşanmaya değer olan hayat nasıldır?” gibi ve kolaylıkla çoğaltılabilecek diğer sorular, insanı bir anlam arayışına götürür. Dolayısıyla muhataplık mükellefliği, yükümlü olmayı getirir. Bu yükümlülük bir otomatın programlanması gibi değildir. Özgür ve iradî bir varlığın, fark ederek, bilinç geliştirerek, anlayarak tavır alması, seçerek eylemesidir.

Devam edecek…

You Might Also Like

İSLAMİYET HOŞGÖRÜ DİNİDİR

GÖSTERİŞ VE TEVAZU

YUNUS’UN GÜNCELLİĞİ 3

Yunus’un Güncelliği 2

TAGGED:Yunus Emre
Sosyal Medyada Paylaş:
Facebook Twitter Whatsapp Whatsapp LinkedIn Copy Link Print
Yorum Yazınız

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Son Eklenenler

ARZ VE SEMÂ..
H Yayıntaş Haziran 14, 2025
LÂ İLÂHE/İLLÂLLAH
H Yayıntaş Mayıs 27, 2025
İLME ÂŞIK O’NUN DOSTU..
H Yayıntaş Mayıs 13, 2025
RAHMÂN’SIZ RAHÎM MÂNÂSI OLMAYACAKTIR.
H Yayıntaş Mayıs 12, 2025

Bizi Takip Edin

FacebookLike
TwitterFollow
InstagramFollow
YabendeYabende
Bizi Takip Edin
Telif Hakkı © 2024 Yabende. Tüm Hakları Saklıdır.
Hoşgeldiniz

Giriş yapmak için kullanıcı adınızı ve şifrenizi giriniz.

Şifrenizi mi unuttunuz?